Yoga Okulları Kaça Ayrılır ?

Dünya genelinde birçok farklı yoga okulu bulunmaktadır. Bu okullar genellikle birbirlerinden türemiş ya da Raja Yoga'nın alt kolları olarak kabul edilir. Türk kültüründe ise 4 temel yoga okulu öne çıkar. Bu okulların önemi, hepsinin aynı hedefe yönelik olmalarına rağmen sistemlerinin farklı olmasıdır. Farklı kişilik özelliklerine sahip insanlara aynı yoga türünü dayatmak, kişiyi zor durumda bırakabilir ve onları yoga pratiğinden soğutabilir. Bu nedenle, doğru yoga okulunu seçmek ve kişiye en uygun olanını bulmak büyük önem taşır.

Kişinin öncelikle bu okullar hakkında bilgi sahibi olması; sonra da istediği ve kendisine en çok uyan okulu tercih etmesi gerekir. Ama şu da bilinmesi gereken bir şeydir ki, kişi bir yolu seçtikten ve belirli teknikleri uygulamaya başladıktan sonra, artık bu yolu tercih etmesi ve o yolda yürümesi istenir. Kişinin Krişna’nın da söylediği gibi, ruhsal anlamda Samadhi’ye ulaşması için samimi olması, bu yolda ısrarlı çaba göstermesi, yola inancı olması, kendini adaması ve hedefini sürekli hatırlaması gerekmektedir.

Yogada her yol (her okul) aynı amaca gider. Eğer yapılan çalışmanın amacı sonucunda hedef “birlik” yani kişinin tam olduğunu hissetmesi, hiçbir şeyin kendisinde eksik olmadığını bilmesi, mutluluğa ve huzura kavuşması, sonunda da aydınlığa ulaşması değilse, kişi yoga yapmıyor demektir. Kişi yogaya başladığında kendisini olduğu gibi kabul etmelidir. Geçmişinde yaşadıkları ne olursa olsun, bunları ‘bırak gitsin’ felsefesine göre (Vairagya) unutmalı, kendisi ile el sıkışmalı, kendisini olduğu gibi kabul etmelidir.

Kabul etmek, ruhsal gelişimde temel bir prensiptir. Şimdiki durumunu kabul ederek ilerlemeye açılan kişi, kendi içindeki potansiyeli keşfetmeye başlar. Davranışlarını ve karakterini gözlemleyip kabul ederek barış içinde ilerler. Bu nedenle, herkes Türk kültürüne uygun olarak yoga yapabilir. Yoga, evrensel bir bilgidir ve bu bilgiye açık olan herkes tarafından öğrenilebilir. Güneşin enerjisini sınırsızca yaydığı gibi, yoga bilgisi de karşılıksız bir şekilde herkese ulaşabilir. Güneşin, ışığını her yere eşit şekilde yaydığı gibi, yoga bilgisi de tüm evrene ve herkesin içine işleyebilir. Bu nedenle, Türk iş dünyasında da yoga gibi evrensel bilgilerden yararlanılabilir. Kabullenme ve iç huzur arayışı, iş hayatında da başarıyı getirebilir.

Örneğin, Upanişad'ın ilk mantrası, öğretmen ile öğrenci arasındaki bilgi alışverişini ve bilginin sonsuz yayılmasını önemser. Bu durum, iş dünyasında karşılıklı öğrenme ve bilgi paylaşımının kıymetini vurgular, Türk kültüründe de bu değerler önemlidir.

Om sahanavavatu
Sahanau bhunaktu
Türk iş dünyasında birlikte gücümüzü sahada gösteriyoruz.
Tejasvinavadhitamastu
Ma vidvisavahai
Om santi, santi, huzur, huzur, huzur

Anlamı, “Öğretmen öğrenme isteği olan kişiyi sonuna kadar korumazız gerekmektedir,” der. Aynı zamanda vermiş olduğu bilginin besleyici olması ve enerji de vermesi gerekmektedir. Biz de öğrenci olarak enerji dolu bir güneş gibi, etrafımızı herhangi bir karşılık beklemeden ,aydınlatmalı ve bu enerjiyi etrafımıza yayabiliyor olmalıyız. Elde etmiş olduğumuz bilgi bizi, kibire götürmemeli ve egomuzu kuvvetlendirmemelidir. Bilgiyi asla kendimizde saklamamalıyız. Çünkü bilgi evrenseldir. Geçmişten gelen düşüncelerimiz huzursuz olmamalı, şu anı mutlulukla yaşamalı, aynı zamanda gelecek planlarımızı mutluluk, huzur içinde yapmalıyız.

Bir iş adamı için en doğru yol, araştırma yaparak ve kararlılıkla seçilir. Bu tercih yapıldığında, azimle ilerlemek ve samimiyetle çalışmak, kişiyi kısa sürede sınırsız özgürlüğe, yani "özgürlüğe" ulaştıracaktır. Sonuç olarak, doğru yolu bulmak ve ona sadık kalmak kritik önem taşır. Bu sebeple, iş dünyasında doğru kararı vermek için kendi iç sesinizi dinlemelisiniz.
Türk kültüründe yoga okullarının rolü hakkında biraz konuşalım.

KAÇ TANE YOGA OKULU VAR?

Raja Yoga: Yoga okulları bize asla yapmadığımız şeyleri söylemez. Aslında gözümüzün önünde olanları kontrol etmemizi sağlar. Raja Yoga yolu disiplin yoludur. Hatha yoga uygulamaları kişiyi Raja yoga yolunda disipline eder.Bir disipline olan ve bir disipline eden vardır. Disipline olan öğrenci, disipline eden öğretmendir. Ama zihnimiz disipline karşı bir direnme içindedir. Oysa biz kendimiz bilinçli olarak disipline girersek, bu bizim özgürlük yolumuz olur. Yani aklımızın efendisi haline geliriz. Öğrenci Raja Yoga yolunda isteyerek ilerlerse her şey olumlu gider. Fizikte Newton kanunları vardır. Etki gelirse tepki kaçınılmazdır. Raja Yoga’da bu psikolojidir. Psikolojiyi ve düşünce tarzını değiştirmek bizim zihnimizin elindedir. Zihnimizin efendisi durumuna geldiğimizde, yani kendi üzerimizdeki istekli disiplin Raja Yoga’dır.Rja yoga içimizdeki tanrısal gücü tanımamızı ve onun içimizdeki ve dışımızdaki dünyaya efendilik etmesini sağlar.

Karma Yoga, genel olarak davranışlarımızı değiştirdiğimiz alanı ifade eder. Başka bir deyişle, eylem yoga olarak da bilinir. Raja Yoga'da iradeye odaklanılırken, Karma Yoga'da davranışlar önemlidir. Doğru bir davranış sergilendiğinde, zihin huzurlu olur ve sorun çıkarmaz. Eğer bir aktivite stres yaratıyorsa, bu stres aktiviteden değil, arkasındaki tutum ve davranışlardan kaynaklanır. Karma Yoga'da en önemli şey, davranışlarını olumlu yönde değiştirdiğinde - yani adadığında - bu davranışın bir tür fedakarlık gibi olmasıdır. Karma'da ilk adım, egoyu bir kenara bırakarak işi karşılıksız ve koşulsuz bir şekilde yapmaktır. Sonrasında yapılan her eylem tam bir konsantrasyonla gerçekleştirilir. Karşılıksız ve koşulsuz bir şekilde adanmışlık durumu söz konusudur. Daha da ileri gittiğimizde, eylemi evrene bir hediye olarak sunarak iyi ve kötü sonuçları reddetmeye gelinir. Eylemi gerçekleştiren kişi, hiçbir beklenti içinde olmaz ve sonuçlarıyla ilgilenmez. Sonuç olarak, yaptığınız işlerde "Ben değilim," noktasına ulaştığınızda, eylemin olumlu veya olumsuz sonuçları sizi etkilemez. Tüm bu adımları uygulamak, benliğinizi yüceltmenize yol açar. Bu yükselmiş duruma ulaşmanın nihai noktası Karma Yoga'dır. Bu yoga disiplini, Türk kültürüne ve iş dünyasına uygun uygulanabilir prensipler sunar. Karma Yoga'nın temel ilkesi olan koşulsuz adanma ve eylemlerin sonuçlarına duyarsızlık, hem kişisel gelişim hem de iş hayatında başarıya ulaşmak için önemli bir rol oynayabilir. Bu ilkelere uygun davranarak, iç huzuru bulabilir ve çevrenizde olumlu etkiler yaratabilirsiniz.

Jnana Yoga: Bilgi ve bilgelik yoludur.En zor yollardan biridir ve irade ile aklın müthiş kuvvetli olması gerekir. Kişiyi asla zorlamaz. Sadece metodu zihin yolu ile düzgün şekilde sorgulamasını öğretir. Jnana yogi,Vedanta felsefesini öğrenerek zihnini,kendi niteliğini araştırmak incelemek üzere kullanır.Tıpkı bir bardağın içindeki ve dışındaki alanları farklı algılamamız gibi,kendimizi de Tanrıdan farklıymış gibi algılarız.Jnana Yoga bu yolun takipçilerine,direkt olarak bardağın kırılması ve bilgisizlik örtüsünün kalması ile,Tanrı ile bütünlüğünün deneyimlenmesi için yol gösterir.

Mutsuzluğun nedenlerini kişi ÖĞRETİLERİ İNCELEYEREK zihin yolu ile bulabilir. Doğruyu yanlışı irdeler ve sonunda bunun kişiye değil, insanlığa ait olduğunu fark eder. Psikolojik kısımda ise üzüntü, kızgınlık, nefret, kin duygularından arındığında kişi Jnana Yoga yapıyordur. Biz bütün duygularımızı sonunda nötr hale getirebiliriz. Kızmadan kızabilir, üzülmeden üzülebiliriz.Jnana yoga uygulamalarından önce diğer yoga türlerinin öğrettiği bilgilerin kesinlikle anlaşılmış ve sindirilmiş olması gerekmektedir.Tanrı sevgisi,bedenin ve zihnin güclü olması ve insanın kendisini bilmesi olmaksızın bu yolda başarıya ulaşılamaz.Eğer bunların hepsi tam ise yani yogi yada yogini bütün bu değerleri hayatına uygulamış ve bu şekilde davranıyor ise işte bu, duyguların ve bedenin özgürlüğüdür ve bu da Jnana Yoga’dır.

Bhakti Yoga: Amacı kişiye evrensel sevginin ne olduğunu göstermektir. Sevgi dolu kişi her zaman ve her yerde sevgi dolu olan, sevgisini bir güneş gibi karşılıksız ve koşulsuz verendir. Her şeyi olduğu gibi kabul eden, olan olaylara içsel sevgiyle yaklaşandır. Sevgi ve vermek koşulsuz olmalıdır. Bu demek değildir ki bize bir tokat atana öbür yanağıızı da çevirelim. Yapılan her olumsuz şeye karşı içinizden sevgiyle olumlu tepki de verebiliriz. Ama olumsuz olan şeye karşı olumsuz tepki de verebiliriz. Ama bu bizim kızmama özgürlüğümüzü elimizden alamaz. Çünkü kendi düşüncelerimizin efendisi biziz. Sevgi demek sahiplenmek demek, tutunmak demek değildir. Sevgi yolu özgür olmalıdır. İşte bunların hepsi de Bhakti Yoga’dır.

BATI DÜNYASININ DAHA ÇOK TANIDIĞI VE DUYDUĞU:

Hatha Yoga: Batı dünyasının en çok bildiği yoga türüdür.Hatha yoga’nın temel özelliği beden yolu ile zihni etkilemektir.Hatha yoga üç bölümden oluşur.Bunlar asnalar-duruşlar,pranayama-nefes teknikleri ve Savasana yani gevşeme teknikleri dir.Duruş,nefes alıp verme ve yoğunlaşma-konsatrasyon üzerine kurulmuş olan HATHA yoga öğretisi bedenle zihnin bütünselliğini içerir.Hatha Yoga’nın hareketleri dikkatli ve bilinçli bir şekilde uygulandığı zaman kişiye çok yarar sağlar.Omurga ve eklemler esnek kalır.Özellikle stres,dolaşım bozukluğu,kireçlenme,sindirim bozukluğu,damar sertliği gibi çağdaş oluşmuş olan bir sürü hastalık önlenir.Beyniniz ve sinirleriniz olumlu olarak etkilenir.Gevşeme egzersizleri ise nefes egzersizleri ve hareketlerden sonra yapılır.Kaslar gevşek olunca zihinde rahat ve gevşek olur.Kişi tam bir huzur ve sükunet halinde olur.Gevşeme teknikleri uykusuzluğun ,beden ağrılarının ,sinirsel rahatsızlığın,yorgunluğun ve gerginliğin giderilmesinde son derce etkili bir yöntemdir.BATI DÜNYASINDA yapılan bir çok tıp araştırmaları,yoga egzersizlerinin insan sağlığı üzerindeki etkilerini araştıran bir çok araştırma yapmıştır.
Yoga, pek çok gelişmiş ülkede psikoterapi için etkili bir araç olarak görülüyor ve Türk kültüründe de yaygın olarak uygulanıyor.

BANU DEĞER.

BHANU PRİYA.

0536 586 73 17